Tıp teknolojisindeki hızlı değişmeler, diğer tıp dalları yanında dermatoloji biliminde de giderek yaygın olarak hissedilmekte ve lazerin dermatolojideki en önemli gelişme olduğu kabul edilmektedir.
Bu teknik sayesinde daha önce etkili olarak tedavi edilemeyen pek çok durum tedavi edilmeye başlanmıştır.
Lazer: Tanım ve tarihçe
Lazer terimi (LASER) Light Amplification by the Stimulated Emission of Radiation kelimelerinin baş harflerinden oluşmuştur. Kısaca yoğunlaştırılmış ışık demeti olarak tanımlanabilir.
Işık kaynağından çıkan ışınların belli bir tüpte biriktirilip güçlendirilerek, belirli bir noktaya yönlendirilmesi esasına dayanır. Lazer ilk defa 1958 yılında cerrahi amaçlı kullanılmıştır. 1964 yılında CO2 lazer geliştirilmiştir. 1966 yılında boya lazerleri keşfedilmiştir.
Etki mekanizması
Bütün estetik lazer tedavilerinde istenen, çevre dokuları korurken belirlenen hedef bölgeyi ısıtmaktır. Belirli dalga boyundaki ışığın sadece hedeflenen doku tarafından emilmesi esasına dayanır. Lazer ışınımı sırasında emilen ışık, dokuda ısıya çevrilir. Hedeflenen yapılar ör. kıl folikülü, melanosit daha sonra bu ısıyı daha düşük sıcaklıktaki çevre dokuya geçirirler.
Soğutma
Temel olarak deriyi verilen ısıdan korumak için, ayrıca tedavideki ağrıyı azaltmak için kullanılır. Soğuk prob, soğuk sprey, soğuk hava, soğutma jeli gibi uygulama şekilleri vardır.
Lazer epilasyon Vücutta istenmeyen koyu renkli kıllar her iki cinsiyet için de önemli kozmetik sorun oluşturmaktadır. Bunların yok edilmesi için çok çeşitli metodlar uygulanmaktadır. Kılların kalıcı olarak yok edilmesi işlemine epilasyon adı verilmektedir. Epilasyon, lazerin en sık kullanıldığı endikasyondur. Tedavide deri korunarak, ışık enerjisiyle kıl kökü tahrip edilmektedir. Kıl soğancığı kılın tekrar büyümesinden sorumludur. Deri yüzeyinden yaklaşık 4mm. Derinlikte yerleşmiştir, kıl büyümesinden sorumlu hücreler içeren ve melanositlerden yani deriye renk veren hücrelerden zengin kısımdır. Kılların sayısında yeterli miktarda azalma sağlamak için birden fazla tedavi seansı gerekmektedir (2-8 seans). Çünkü kılın belli büyüme aşamalarından (anagen, katagen, telogen) sadece anagen fazdaki kıl folikülleri lazerden etkilenmektedir. Anagen fazdaki kılların sayısı vücuttaki yerleşim yerine bağlı olarak toplam kılların %10’u ila % 70’i arasında değişmektedir. İlk birkaç seanstan sonra, kıllarda sayıca azalma olduğu gibi, tekrar büyüyen kılların da daha açık renkli ve daha ince olduğu görülür.
Epilasyon tedavisinde kullanılmak üzere çeşitli lazer sistemleri geliştirilmiştir:
755 nm Alexandrite lazer
1064 nm Nd:YAG lazer
810 nm Diod lazer
694 nm Ruby lazer
515-1200 nm Intense Pulse Light (IPL)
Epilasyon amaçlı kullanılan lazer sistemlerinin etkinliği %60 ile %90 arası olarak belirtilmektedir. Kıl çıkışında azalma, kıl çıkışında gecikme ve kıllarda incelme tüm lazer sistemlerinde değişik oranlarda izlenmektedir. Kalıcı kıl kaybından bahsederken son uygulamadan yaklaşık 1 yıl sonra kıl çıkmaması esas alınmaktadır.
Lazer epilasyon Tedavi yan etkileri:
Bu yan etkiler uygun lazer seçimi, uygulayan kişinin becerisi, uygun doz seçimi, test atışı yapılması, yanık tende uygulama yapılmaması gibi faktörlere dikkat edildiğinde ortaya çıkmamaktadır:Kabuklanma, su kabarcıkları, kıl dibi iltihabı, morluklar, allerji, lekelenme. Sonuç olarak lazer tedavisi etkili, güvenilir ve pratik bir tedavi yöntemidir, yeterli bilgi ve deneyim ile lazer tedavisi için uygun hastalarda çok iyi sonuçlar alınabilmektedir.